HAYATIMIZDAKİ KİMYASALLAR /CAVİT IŞIK YAVUZ

Çevremizdeki kimyasalların farkında mıyız?

Evimizde, işyerimizde, okulda, sokakta, otobüste, açık havada, kapalı ortamda, yiyeceklerde, içeceklerde……. birçok yerde!

Çeşitli yollarla karşılaştığımız kimyasallar başlıca üç yolla vücudumuza giriyorlar. Kimyasalları ya solunum yoluyla soluyarak alıyoruz, ya ağız yoluyla sindirim sistemimizle alıyoruz ya da derimize temas ettiklerinde vücuda giriyorlar. Bu üç yol en sık ve en yüksek miktarda kimyasalın vücudumuza girdiği yol. Önemli yollardan biri de anneden bebeğe geçiş yolu. Bunun dışında bazı yollar da var ama o yollardan daha az oranda alınıyor kimyasallar.

Vücudumuza giren kimyasalın çeşitli özellikleri vücuttaki etkilerini de belirliyor. Vücuda alınan miktar, bu kimyasal ya da kimyasallarla ne sıklıkta karşılaştığımız ve ne kadar süre maruz kaldığımız (örneğin haftada bir gün birkaç saat, her gün birkaç saat arasında önemli etkilenim farkları var), kimyasalı vücuda alındıktan sonra oluşanlar (yani hangi vücut dokularını, organlarını etkilediği, vücutta depolanıp depolanmadığı, depolanıyorsa hangi dokularda/organlarda depolandığı, kan düzeyi, vücutta kalma süresi, hangi yollarla atıldığı vb), kimyasalın başka kimyasallarla etkileşip etkileşmediği, yaşımız, cinsiyetimiz, hastalık durumumuz vb vb. Bu listeyi uzatmak mümkün.

Peki gerçekten hastalık ve ölümlerin oluşumunda kimyasalların ne düzede payı var?

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya genelinde kimyasallardan etkilenmenin azaltılması ile iskemik kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin ve hastalıkların %35’i, inme (felç) nedenli ölüm ve hastalıkların ise %42’si azaltılabilir. Bu iki neden dünyada en çok ölüme ve maluliyete yol açan nedenler arasında yer alıyor(1).

Dünya genelinde kullanılan 100 binden fazla kimyasal türü bulunuyor ve zehirlenmelerden, doğum defektlerine, kanserden nörolojik bozukluklara, hormon sistemi bozukluklarına kadar sağlıkla ilgili birçok olumsuz etki oluşturuyorlar (2).

Kanser konusundaki rakamlar da çarpıcı: Yine DSÖ dokümanlarına göre genel toplum için akciğer kanserlerinin %14’ünden dış ortam hava kirliliğinin, %17’sinden de ev içi hava kirliliğinin, %7’sinden de işyeri ortamındaki etkenlerin sorumlu olduğu tahmin ediliyor.  Tütün ürünlerinei de unutmamak ve bu anlamda pasif içiciliği de göz ardı etmemek gerek. Mesleksel kanser yaparlar, diğer bir deyişle işyeri ortamında karşılaşılan etkenlere bağlı olarak gelişen kanserler tüm kanserlerin %2 ile %8’ini oluşturuyor (1).

DSÖ halk sağlığı açısından endişe doğuran 10 kimyasal madde ya da kimyasal grubu tanımlamış durumda. Bu kimyasallar aşağıdaki başlıklarda sıralanıyor(3):

  • Arsenik
  • Asbest
  • Benzen
  • Cıva
  • Dioksin ve dioksin benzeri kimyasallar
  • Florür (Yetersizliği ya da aşırı düzeyde olması)
  • Hava kirliliği etkenleri
  • Kadmiyum
  • Kurşun
  • Pestisitler (Yüksek düzeyde tehlikeli grubunda olanlar)

cevresagligi.org sayfalarında sizlerle bu on kimyasalla ilgili bilgiler paylaşacağız.

Hayatımızdaki kimyasallara dikkat etmeliyiz, sağlığımız için.

 

Kaynaklar

  1. World Health Organization. International Programme on Chemical Safet.THE PUBLIC HEALTH IMPACT OF CHEMICALS: KNOWNS AND UNKNOWNS
  2. http://web.unep.org/environmentassembly/chemical
  3. Ten chemicals of major public health concern. http://www.who.int/ipcs/assessment/public_health/chemicals_phc/en/

 

 

cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir