Hazırlayanlar (soyadına göre alfabetik): Dr. Fatma BOZDAĞ, MSc. Sagal Adam HASSAN, Dr. Elif Tuğçe SOLMAZ, Dr. Aylin YENİOCAK TUNÇ, Dr. Gülçin YAPICI, Dr. Kübra YILDIZ
(https://www.iarc.fr/wp-content/uploads/2018/07/pr196_E.pdf)
IARC, tütün, areca fıstığı (cevize benzer bir meyve), alkol ve kömür dumanı da dahil olmak üzere kansere neden olan çeşitli kişisel alışkanlıkların ve maruz kalımların kanser değerlendirmelerini güncelledi. Güncelleme, Ekim 2009’da IARC’de bir araya gelen 10 ülkeden 30 bilim adamının katılımıyla gerçekleştirildi. IARC Monograflarının Cilt 100’ün E bölümünde (‘Kişisel Alışkanlıklar ve Hane Halkı Etkileri’), bugüne kadar tespit edilen 100’den fazla insan kanserojeni hakkında mevcut bilgiler derlenmiştir. Bu bölümün kısımları (A) İlaçlar, (B) Biyolojik Ajanlar, (C) Metaller, Arsenik, Toz ve Lifler, (D) Radyasyon ve (F) Kimyasal Ajanlar ve ilgili meslekleri içermektedir. Tütün ve Kanser: Yeni kanıtlar ve ilgili tümörlerTütün/sigara kullanımı, dünyadaki kanserlerin en büyük nedenlerindendir ve şu anda 1 milyardan fazla sigara içen insan vardır. Yeni çalışmalar kolon ve rektum kanserlerini ve overin müsinöz tip kanserlerini tütün kullanımının neden olduğu kanserlere eklemek için yeterli kanıt oluşturmaktadır. Tütün/sigara kullanımı ile meme kanseri üzerine yapılan 130’dan fazla epidemiyolojik çalışma gözden geçirilmiştir. Son 5 yılda yayınlanan geniş çapta kohort çalışmaları, meme kanseri ile zayıf pozitif bir ilişki olduğunu göstermektedir. Tütün dumanında bulunan birçok kimyasal madde, hayvanlarda meme gland tümörlerine neden olmuş; bu kanserojenlerin kadınlarda meme dokusuna ulaşıp yağ dokusunda depolandığı belirlenmiştir. Çalışma Grubu bu gözlemlerle tütün içilmesinin meme kanserine neden olabileceği sonucuna varmıştır.
Ebeveynin sigara içmesi ile bazı çocukluk çağı kanserleri arasında nedensel bir bağlantı kurulmuştur. Yakın tarihli dört araştırmaya göre, sigara içen ebeveynlerden (anne ve/veya baba ve gebelik dönemi ve/veya öncesi) doğan çocuklarda fetal kökenli olduğu düşünülen nadir bir kanser tipi olan hepatoblastoma riski önemli derecede yüksek bulunmuştur. Birleşik Krallık Çocukluk Çağı Kanser Araştırmasında, sadece baba veya sadece anne sigara içtiğinde sırasıyla 1.9 ve 2.0 olan riskin, her ikisi içtiğinde 4.7’ye yükseldiği rapor edilmiştir. Kanıtlar aynı zamanda çocukluk çağı lösemi riskinde artışı göstermektedir. 11 araştırmanın değerlendirildiği bir meta-analiz çalışmasında, gebelik öncesi dönemde babanın sigara içmesi ile çocukluk çağı lösemileri arasında bir ilişki belirlenmiştir.
Pasif sigara içiciliğiPasif sigara içiciliği insanlarda grup 1 kanserojendir ve akciğer kanserine neden olur. Ayrıca larinks ve farinks kanseri ile ilişkili olduğuna dair bazı kanıtlar bulunmaktadır.
Pasif sigara dumanı ana akım dumanının zararlı maddelerinin çoğunu içerdiğinden diğer kanser türleriyle de ilişkili olabilir. Birçok dumansız tütün oral veya nazal kullanım için pazarlanmaktadır. Bunların hepsinde nikotin ve tütüne özgü nitrosaminler NNN (N’-nitrosonornikotin) ve NNK (4- (N-nitrosomethylamino) -1- (3-pyridyl)) bulunur. Özellikle Hindistan ve Güneydoğu Asya’da, İsveç ve ABD’de milyonlarca insan dumansız tütün kullanmaktadır. Dumansız tütünün oral kavite kanserleri, pankreas kanseri, özofagus kanserine neden olduğu konusunda yeterli kanıt bulunmaktadır. NNK ve NNN ile birlikte sigara içimi, pasif içicilik ve dumansız tütünün hepsinin insanlar için Grup 1 kanserojen olduğu teyit edilmiştir.Betel Quid Betel, özellikle Hindistan ve Güneydoğu Asya’da sıklıkla çiğnenen bir bitkidir. Yaklaşık 600 milyon insanın kullandığı tahmin edilmektedir. Hindistan’ın bazı bölgelerinde kullanım sıklığının %80’e ulaştığı tahmin edilmektedir. Betel quid genellikle areca fıstığı, betel yaprağı, katechu (hint helvası otu) ve sönmüş kireçten oluşur ve sıklıkla tütün eklenir. Kanserojenik nitrozaminler; betel quidin temel bileşeni olan areca fıstığından açığa çıkar ve kullanıcıların tükürüğünde bulunur. Areca fıstığı, kanserleşme eğilimi yüksek olan oral preenoplastik lezyonları indükler. Tütün ilave edilmiş olsun veya olmasın areca fıstığı ile birlikte betel quidin Grup 1 kanserojen olduğu kanıtlanmıştır. Oral kavitenin kanserlerine ek olarak, tütün eklenmemiş betel quid özofagus kanseri (yeterli kanıt) ve karaciğer kanseri (sınırlı kanıt) ile ilişkilendirilmektedir. Şekil 1. Betel Quid (Kaynak: https://www.cancer.gov/about-nci/organization/cgh/blog/2017/betel-quid)Alkollü içecekler Dünya genelinde yaklaşık 2 milyar yetişkinin günlük olarak 13 gr etanol (yaklaşık bir içki) tükettiği tahmin ediliyor. Alkol tüketiminin, daha önce, ağız boşluğu, farinks, larinks, özofagus, kolorektum, karaciğer ve kadınlarda meme kanserlerine neden olduğu gösterilmişti (Meme kanseri rölatif riski gün başına alınan her 10 gram alkol ile %10 artmaktadır). Şimdi de pankreas kanseri için bazı kanıtlar bulunmaktadır. Alkol metabolizmasına bağlı olarak Doğu Asya popülasyonları için daha yüksek risk bulunmaktadır. Alkol metabolizması sonucu oluşan asetaldehit (kimyasal genotoksiktir) daha sonra aldehit dehidrogenazlar (ALDH) olarak bilinen enzimlerle asetata (zararsız bir kimyasala) dönüştürülür. Dünya çapında geniş bir populasyona sahip Doğu-Asya kökenli insanların büyük bir kısmı (bazı popülasyonlarda % 30’a kadar) ALDH’ın aktif olmayan (sadece %10 aktif) bir formuna (ALDH2*2 olarak bilinir) sahiptirler. Aktif olmayan enzim taşıyıcılarının asetaldehit metabolizması aşırı derecede yavaştır, bu nedenle daha yüksek asetaldehit seviyelerine maruz kalırlar. Özofagus/ baş ve boyun kanserlerine karşı aktif enzim taşıyanlara göre daha yüksek risk taşırlar. Çalışma Grubu, alkol tüketimi ile ilişkili olan asetaldehitin ve alkollü içeceklerde bulunan etanolün insanlarda Grup 1 kanserojen olduğunu doğrulamıştır.Pişirme ve Isıtma İçin Kullanılan Kömürden Çıkan DumanDünya nüfusunun yaklaşık yarısı, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde, çoğu zaman havalandırmanın kötü olduğu alanlarda, yemek pişirme ya da ısınma için katı yakıt kullanmaktadır. Kömürün evde yanmasından kaynaklanan duman, insanlar için Grup 1 kanserojen olarak bilinmektedir. Ev içinde daha çok vakit geçiren kadınlar ve küçük çocuklar bu dumana daha fazla maruz kalmaktadır.Tuzlanmış balıkTuzlanmış balıklar dünyanın çeşitli bölgelerinde özellikle Güneydoğu Asya’da tüketilmektedir. Çin usulü tuzlanmış balık nazofarenks kanserine ve muhtemelen mide kanserine neden olmaktadır. Tuzlanmış balıkların işlenmesi-depolanması sırasında ve aynı zamanda yutulmadan sonra endojen olarak oluşabilen N-nitroz bileşikleri kanserojendir. Tuzlu balıklarda bulunan kimyasallar ile Epstein-barr virüsünün yeniden aktive olması bir başka karsinogenez mekanizması olabilir.Tütün tüketimi, alkol tüketimi ve betel çiğneme/areca fıstığı kişisel düzeyde önlenebilecek oldukça yaygın ve zararlı faaliyetlerdir. Tütün, alkol veya betel çiğneme/areca fıstığının kullanımı “yaşam tarzı” olarak kabul edilmekle birlikte, özellikle tütün ve areca fıstığı gibi maddeler şiddetli bağımlılık yaparlar. Pazarlama ve toplumsal faktörler birçok genci bu alışkanlıkları edinmede etkilemektedir. Bu maddeleri kullanmaya çoğunlukla çocukluk çağında başlanmaktadır.
cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir