KÖMÜRDEN BALIĞA! HALK SAĞLIĞI AÇISINDAN ENDİŞE DOĞURAN KİMYASALLAR-2: CIVA / Cavit Işık Yavuz

Dünya Sağlık Örgütü’nün halk sağlığı açısından endişe doğuran 10 kimyasal madde ya da kimyasal grubu(http://cevresagligi.org/hayatimizdaki-kimyasallar-cavit-isik-yavuz/) arasında yer alan cıva giderek daha çok gündeme geliyor. Bazı reklamlarda “cıvadan arındırılmış” olarak pazarlanan balık yağı haplarında da karşımıza çıkıyor evde kullandığımız ampullerde, termometrelerde ve bazı elektrik cihaz aksamlarında da.

Bir yandan balık yemek sağlık için önerilirken diğer yandan da cıva gibi ağır metalleri de almak gibi risklerle mi karşılaşıyoruz?

İnsan sağlığı açısından bu çok tehlikeli maddeye yakından bakmakta yarar var:

  • Cıvanın sağlık açısından oluşturduğu tehlike özellikle anne karnındaki çocuklar ve erken bebeklik dönemi için önemli. Çünkü bu dönemlerde cıvaya maruz kalınırsa birçok gelişimsel sorun ortaya çıkıyor.
  • Cıvanın üç türü var: Metalik cıva, inorganik cıva ve organik cıva. Her birinin ayrı sağlık etkileri bulunuyor ve bu etkiler sinir sisteminde, sindirim sisteminde, bağışıklık sisteminde, akciğerlerde, deride ve gözde ortaya çıkabiliyor.
  • Cıva fosil yakıtların, özellikle de kömürün yakılmasıyla çevreye salınıyor. Bunun yanında çeşitli endüstriyel tesisler, madencilik faaliyetleri de cıva kirliliğine neden oluyor. Gündelik hayatta kullanılan termometre, barometre, ampul, elektrikli bazı cihazlar, kozmetikler, böcek ilaçları, diş dolguları malzemesi olan amalgan vb de cıva içerebiliyor.
  • Çevreye salınan cıvanın en büyük kaynağı kömürlü termik santraller. Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL), enerji üretiminin en yüksek cıva salımına neden olan sektör olduğunu ve Avrupa Birliği’ndeki en yüksek cıva emisyonuna sahip 10 kömürlü termik santralin 9’unda linyit kullanıldığını belirtiyor (HEAL bilgi notu için; https://www.env-health.org/wp-content/uploads/2018/12/HEAL-Lignite-Briefing-TR-web.pdf).
  • Atmosfere salınan cıva kolaylıkla çevreye yayılıyor uzak bölgelere taşınabiliyor, çeşitli yollarla yer yüzeyine inerek, toprağa ve suya karışıyor. Suda cıva, hızla metil-cıva ya da organik cıva denilen forma dönüşüyor ve deniz ürünlerinde birikmeye başlıyor. Özellikle cıva bulunan bölgelerde beslenen büyük, yağlı ve avcı balıklar ve diğer deniz ürünleri yüksek düzeyde cıva içerebiliyor.
  • Cıva vücuda solunum yoluyla ağızdan ya da deriye temasla girebiliyor. Sağlık etkileri vücuda alınan cıvanın türüne, giriş yoluna, doza, kişinin çeşitli özelliklerine göre değişebiliyor.
  • Cıva, evde ya da okulda kullanılan termometre vb malzemeler kırıldığında kolaylıkla ortama yayılabiliyor ve buharlaşabiliyor. Cıva buharının solunması çok tehlikeli, zehirlenmelere yol açabiliyor. Bu şekilde cıva yayılan yerler özel ekipler tarafından özel yöntemlerle temizlenmeli (Ayrıntılı bilgi için; Vaizoğlu SA, Çamur D. Cıva. İçinde: İçinde Güler Ç -ed.-. Çevre sağlığı- Çevre ve Ekoloji Bağlantılarıyla-. Ankara: Yazıt yayıncılık:1045-1059. )
  • Cıva genel olarak sinir sistemi ve böbrek için toksik etkiler gösteriyor. Gebelik döneminde cıva alındığında doğacak çocuk üzerinde gelişim sorunlarına neden oluyor. Anneden çocuğu geçişle çocuğun beyin gelişimini olumsuz etkiliyor. Avrupa’da, cıva birçok ürün ve sektörde yasaklanmış olmasına rağmen yılda 1.8 milyondan fazla çocuğun kanında cıva seviyelerinin güvenli sınırların üstünde olduğu tahmin ediliyor.
  • Metil cıvanın suya karışarak gıda zincirine girmesi ve insanların besin kaynaklarından olan balık ve benzeri su ürünlerinde birikmesi genel olarak sağlığı doğrudan etkileyen en önemli yol. Bu deniz ürünlerinde sadece cıvanın değil diğer bazı ağır metal ve kimyasalların da birikebileceğini unutmamak gerekiyor. Bu açıdan özellikle gebelik döneminde ihtiyatlı olmak gerekiyor.
  • Türkiye’deki deniz ürünlerindeki cıva düzeyine ilişkin elde çok veri yok. Bu nedenle de ihtiyatlılık önemli.
  • Avrupa çevre ajansı verilerine göre atmosferdeki cıva seviyelerinin doğal olarak bulunması gereken seviyenin % 500’üne kadar, deniz ve okyanuslarda ise %200’üne çıktığı düşünüldüğünde cıva sağlık ve doğa açısından önemli bir tehdit.

 

 

 

cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir