İstanbul’da Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde büyük bir yangın çıktı. Yangın kısa sürede tüm binayı sardı. Yangın nedeniyle gökyüzünü dumanlar kaplarken, zaman zaman patlamalar da meydana geldi. Bu yazıyı yazarken hastaların tahliyeleri sürerken, yangına müdahale devam ediyordu. Neyse ki can kaybı olmadı. 2011 yılında da bu hastanede dış cephe çalışmaları sırasında yangın çıkmıştı. Yangın üç saatlik çalışma sonucu söndürülebilmişti. O zaman da “neyse ki hastanede yatan hasta yoktu” diye sevinmiştik.
Halk sağlığının temel yaklaşımına göre “yangını önlemekten söz ediliyorsa yangın tehlikesi vardır” Dış cephe yalıtım uygulamalarıyla ilgili bütün teknik düzenlemelerde yangın tehlikesine ve alınması gereken önlemlere geniş yer ayrılır. Teknik kitaplar bina mantolamalarında kullanılan malzeme ve maddelere göre yangın önleyici önlemlerin alınmasını gerektiğini belirtir. Dubai’deki üç büyük gökdelen yangınının bina dış kaplamasının tutuşması nedeniyle ortaya çıktığı bilinmektedir. Dünyada özellikle Ortadoğu ve Uzakdoğu’da çok şiddetli örnekleri görülmüş olan bu yangınlar alevlerin hızla dış cephenin büyük bir bölümünü kaplamasıyla belirgindir. Dubai’deki yangının yanıcı alüminyum panellerden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu paneller önceleri ince bir alüminyum ya da çelik dış “deri” arasında çok kolay tutuşan genleşmiş polistiren (EPS) ya da polüretan (PUR) içerirken, Dubai’de yılbaşında yanan binadakiler poliüretan içermekteydi. Bu büyük yangınların çoğunda da ölüm görülmedi. Yangın yayılımında en hızlıdan yavaşa doğru sıralama polistiren (EPS), poliüretan (PUR), poliizostiren (PIR), fenolik, mineral elyaflar biçiminde sıralanmaktadır. Bu sıralamaya göre maliyet de değişir.
Bu tür yangınlar yavaş başlar daha sonra hızla yayılır. Bu panellerde kullanılan maddelerin bazıları alevlenme (parlama) öncesi sıcaklıkta yaygın bir yanma süreci gösterebilirler. Alevlenme aşamasından sonra yangının bütün cepheyi kapladığı görülür. Yangının başlangıç aşamasından sonra metal kaplamaların erimesi ya da düşmesi de alevlerin hızla yayılmasını kolaylaştırır. Alüminyum kaplamalar daha kolay erimektedir. Akan erimiş köpük ve kızgın metal kaplamalar yaralanmalara ve ikincil yangınlara da neden olabilmektedir.
Konunun teknik ayrıntılarını uzmanlarına ve mantolamayı yapanlara bırakarak bizin bir felakete dönüşmesini hiç istemediğimiz okul ve yurt mantolamalarına dikkat çekmek istiyoruz:
-Dış cephe kaplama panellerinde kullanılan madde standartları yanma ve tutuşma özelliklerine göre yeniden değerlendirilmelidir.
-Dış cephe kaplamalarının türü ve özelliklerine göre yangını önleyecek teknik zorunlulukların yerine getirilip getirilmediği yeniden gözden geçirilmelidir.
-Yangın kaçma kurtulma çıkışlarının kolayca ulaşılabilir, açılabilir ve işlevsel olup olmadığı denetlenmelidir.
-Kurum yönetici ve yetkililerinin herhangi bir acil durum tahliyesiyle ilgili yetkinlikleri gözden geçirilmelidir.
-Öğrenci ve personelin hızla yayılan bir dış cephe yangını ve yoğun dumanda etkin bir tahliye eylemine hazırlıklı olup olmadığı, yapılan tahliye planlarının denenip denenmediği sorgulanmalıdır.
Bu konuların yerel itfaiye birimleri, ilgili odalar ve üniversitelerin halk sağlığı bölümleriyle iş birliği ile acilen değerlendirilmelidir.
cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.