Malumaliniz birçok gelişmiş ülkenin üst düzey yöneticileri zaman zaman arayarak devlet yönetimiyle ilgili nasihatlerimi almaya can atarlar. En son Atlantik ötesi bir ülkenin başkanı aramış ona covit-19 mücadelesi ile ilgili olarak deri altı dezenfektan yöntemini önermiştim. Nitekim bunu bir basın toplantısında deşifre ederek büyük bir sükse yaptı. Daha sonra beni arayarak bilhassa hörmetlerini ve teşekkürlerini ileterek, salgını sonlandırır sonlandırmaz elimi öpmeye geleceğini de belirtti. El öpenlerinin çok olması ancak sosyal mesafeye dikkat etmesinin temenni ve önerisiyle gözlerinden öptüğümü söyledim. Bu arada bazı zevatın sosyal mesafe yerine asosyal mesafeye dikkat ettiklerini, bu konuda halkın bilinçlendirilmesi lüzumuna dikkatini çektim. “Emriniz olur üstadım, size minnettarım” dedi.
Dün geceyarısını biraz geçe, takriben 0:37 dolaylarındabir Evropa ülkesinin çevre bakanı yani minister of environmenti telefonumu çaldırdı. Açtım. “Üstadım, bağışlayın bu saatte rahatsız ediyorum ama sizin geç saatlere kadar tefekkür eylediğinizi istihbarat birimlerimiz zaten ilettiğinden, maruzatımı bir an önce arzedip, tavsiye ve nasihatlerinizi almak istedim” dedi. Aramızda şöyle bir mükâleme geçti. (Olaki başka çevre bakanlığı mensuplarına da ibret olur diye resmi tutanaklardan aynen veriyorum muhterem hayranlarım):
-Söyle bakalım kerata, gündüz çuvala mı girdi diyeceğim ama olayın önemine binaen seni anlayışla karşılayacağım…
-Üstadım gaitada covid 19 haritası çıkarmayı düşünüyoruz ne dersiniz? Bir zamanlar idrar karışan suların haritasını çıkarma işine soyunmuştuk da “içine işediğimiz suların haritası olmaz, işediğini fark ettiysen işeme birader” diye azarlamıştınız da!
-Gaiyayla lağıma sızan korona konusunda bütün dünyadaki devlet yöneticilerini uyarmış idim. Özellikle bu korona işini fırsat bilip taş ocaaklrına, doğa ve ekoloji harikalarının çevresinde yapılaşma işine ve dahi orman traşlamaya ağırlık veren ülkelerin çevre bakanlıklarına “kuşa bak kuşa” diyerekten gündem değiştirtmek için eyi bir fırsattır….
-Ben de öyle düşündüm üstadım. Gerçi salgın konusunda başarılı ülkeler salgınla ilgili önlemelri gerçek epidemiyolojik verilere göre düzenliyorlar ama çorbada bizim de tuzumuz bulunsun diyoruz…
-Gerçi tuzu kuru birkaç küçük ülke bilim adamının, kısa sürede kontrol edilen olaylar nedeniyle yapacak iş bulamadıklarından gaita falına öncelik vermesi yırtdışı yayın açısından faideli ise de, hadi ne ise “iyi olmayacak hasta yatağı bırakır yorgana yapar” diyelim de seni teşvik edelim…. Hoş bir fantezi… Hem bu vesile ile uzman toksikasyonu yaşayan kamuoyunun başına siz ve ekibiniz dahi tebelleş olursunuz…
-Üstadım bu konuda muvaffakiyet için ne gibi tedbirler lazım gelir?
-Belki karantina evlerine münhasır lazımlıklar eyi olabilir. Ancak haritada kaçak olmaması için semtler için özel “dışarı çıkma” eylem planı yapılmalı, izinsiz “dışarı çıkma” engellenerek semt kanalizasyon bağlantılarında virüsün mütecanis biçimde dağılması sağlanmalıdır. Semt sakinlerine her sokak için belirlenen bir gıda boyası dağıtılmalı, “dışarı çıkmadan önce” bu boyadan miktarı münasip içmeleri tenbih eylenmelidir. Böylece renklere göre semt sakinlerinin kent koronasına yaptıkları katkı belirlenebilr.
-Sağol üstadım, not alıyorum…
-Ayrıca muhalif grupların haritayı bozmak için kendilerine ait olmayan renkleri edinmelerini engellemek için boya satışlarına sıkı denetim getirilmeli… Muhalif gruplar kabız olarak olayı baltalamaya çalışabilirler. Kabızlık propagandası yapanlar yakinen izlenmeli… Bu hainler tuvalet sifonlarına dezenfektan da doldurabilirler….
-Başka bir nasihatiniz olur mu üstadım?
-Bu çabanız covid-19’un bir bağırsak hastalığı rol-play’i yapmasını da sağlayabilir. Konuyu sürekli gündemde tutarak karantina dönemindeki çevre yıkım faaliyetlerinin duyulmamasını, görülmemesini, işitilmemesini de sağlamış olursunuz. Eferin len environment helt ministeri… Bundan sonra TV bağlantılarında lağım rüzgârları estireceksin desene… Arada deodorant reklamları da cabası!
cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir
Off,
Nasil eleştirmişsin.
Kara mizahla. Klavyene sağlık.
Artik algilatmak için edebiyatin iyi bir yol oldugunu düşünüyorum. Bari (beki) gelecek bir kaç nesile öğretiriz.
Umur