RADYOFREKANS ELEKTROMANYETİK ALANLAR (IARC Basın bülteni NO: 208. Tarih: 31 Mayıs 2011)

Hazırlayanlar (soyadına göre alfabetik): Dr. Fatma BOZDAĞ, MSc. Sagal Adam HASSAN, Dr. Elif Tuğçe SOLMAZ, Dr. Aylin YENİOCAK TUNÇ, Dr. Gülçin YAPICI, Dr. Kübra YILDIZ

(https://www.iarc.fr/wp-content/uploads/2018/07/pr208_E.pdf)

IARC, radyofrekans elektromanyetik alanları kablosuz telefon kullanımı ile birlikte beyin kanseri ve glioma riskindeki artışa bağlı olarak insan için olası kanserojen (Grup 2B) olarak sınıflandırmıştır.

Son yıllarda kablosuz iletişim cihazlarının yaydığı gibi, radyo frekansı elektromanyetik alanlarına maruz kalmanın neden olduğu olumsuz sağlık etkileri konusunda endişeler olmuştur. Cep telefonu aboneliğinin dünya genelinde 5 milyar olduğu tahmin edilmektedir.

24-31 Mayıs 2011 tarihleri arasında, 14 ülkeden 31 bilim insanından oluşan bir Çalışma Grubu, Fransa’nın Lyon kentinde bulunan IARC’de radyofrekans elektromanyetik alanlara maruz kalmaktan kaynaklanan olası kanserojen tehlikeleri değerlendirmek üzere toplanmıştır.

IARC Monograf Çalışma Grubu, bu maruz kalımların uzun vadeli sağlık etkilerine neden olabileceğini, özellikle de kanser için risk artışı olasılığını tartıştı. Bu, özellikle genç yetişkinler ve çocuklar arasında artan cep telefonu kullanıcı sayısı değerlendirildiğinde önemli bir halk sağlığı sorunudur.

IARC Monograf Çalışma Grubu, radyofrekans elektromanyetik alanlarını içeren aşağıdaki maruz kalma kategorileri hakkında mevcut literatürü tartışmış ve değerlendirmiştir:

  • radar ve mikrodalgaya mesleki maruz kalım;
  • radyo, televizyon ve kablosuz telekomünikasyon için sinyal transmisyonları ile ilişkili çevresel riskler ve
  • kablosuz telefonların kullanımı ile ilgili kişisel maruz kalım.

İnsanlardaki ve deney hayvanlarındaki kanser araştırmaları çalışmaları, maruz kalım süresi dikkate alınarak değerlendirildiğinde; genel olarak kablosuz telefon kullanıcıları arasında glioma ve akustik nöroma için sınırlı kanıt ve diğer kanser türlerine yönelik sonuçlar çıkarmada yetersiz kanıt olduğu şeklinde değerlendirildi. Mesleki ve çevresel maruz kalımların kanıtları da aynı şekilde yetersiz kalmıştır. Çalışma Grubu riski nicelleştirmedi. Ancak, geçmiş cep telefonu kullanımına ilişkin bir çalışma (2004 yılına kadar), ağır kullanıcı kategorisinde (rapor edilen ortalama: 10 yıllık süre boyunca günde 30 dakika) gliomalar için %40 oranında bir artış olduğunu göstermiştir.

Çalışma Grubu Başkanı Dr. Jonathan Samet açıklamasında, “kanıtların 2B sınıflandırmasına destek verecek kadar güçlü olduğunu” belirtmiştir. “Sonuçta bazı risklerin olabileceği anlamına gelmektedir. Bu nedenle, cep telefonları ile kanser riski ilişkisini yakından takip etmemiz gerekiyor” demiştir.

IARC Direktörü Christopher Wild, “Bu sınıflandırma ve bulguların halk sağlığı için potansiyel sonuçları göz önüne alındığında, uzun süreli ve yoğun cep telefonu kullanımı konusunda daha fazla araştırma yapılması önemlidir. Etkilenimi azaltmak için ahizesiz cihazların (hand free) kullanımı ve mesajlaşma yöntemlerinin kullanılması gerekir” şeklinde açıklamada bulunmuştur.

 

 

 cevresagligi.org’da yayımlanan yazılardan kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir